Vizyonlamak, yani birşeyi sanki olmuş gibi hissetmek, kişisel gelişim dünyasında çok iyi pazarlanmaktadır.
Dünyanın dört bir yanında yapılan araştırmalar şunu göstermiştir ki vizyonlamak güzeldir, hoştur, sizi pozitifte tutar. Amma velakin, uzun vadede hayal kırıklığına uğratır. Ayrıca, "vizyonluyorum, nasılsa olur" dediğiniz için sizi tembelliğe de iter.
Ben size hayal kurmayın, vizyonlamayın demiyorum ama hedef belirliyorsanız, bir hedefiniz varsa plan yapın, adım atın diyorum. Oturup, frekans ayarlayıp, evrenle hizaya gelip, onun size sunulacağını düşünüyorsanız hayal kırıklığına uğrarsınız. Zaten, bugün bunu deneyen birçok insan bunu soruyor: "Niye olmuyor, ne zaman olucak?"
Size bu tür yazılarımda özellikle hedef belirleme ve hedefe ulaşmanız için yapmanız gerekenleri yazıyorum. İnanın ki hedefe ulaşmanız için içinizdeki kapasite yeterlidir. Buna inanın ve cesur olun. O gerekli adımı atın. Amacım da zaten sizi buna motive etmek, adım attığınızda karşınıza çıkan engellerin sizin bakış açınızdan kaynaklandığını anlamanızı sağlamak.
Yoksa, ben de derim, çok kolay bu: "vizyonluyoruz arkadaşlar, hissedin, evet, evet, evren işte orda, kalbimizde, zenginsiniz, çok güzel bir ilişkiniz var, harika görünüyorsunuz, herşey mükemmel, hizalanın, frekansınızı 98.5'e ayarlayın. Aferin 3 vakte kadar olucak :) "
sevgiler :)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Etiketler
- anılarım (1)
- anlamlar (1)
- beslenme (1)
- blog hakkında (7)
- duygular (2)
- duygularımız (1)
- haber (2)
- hedefler (16)
- hikaye (1)
- hikayeler (3)
- idoller (8)
- ilişkiler (23)
- karikatür (2)
- kızımın hikayeleri (1)
- kişisel (158)
- kitap (2)
- kitaplar (2)
- kutlama (1)
- Mesnevi (2)
- Mevlana (1)
- oyunlar (4)
- öykü (3)
- özlü sözler (22)
- para (15)
- projem (1)
- resim (1)
- sunum (2)
- şifa (7)
- trafik (1)
- yaşam koçluğu (1)
- yoga (1)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder